Ev Yeşili yalnızca bitki bakmak üzerine çıktığım bir yolculuk değil. Doğal hayatı korumak için çaba harcayan, doğaya saygı duyan ve hayatının bir bölümüne yeşili koyan insanlarla bir araya gelmek için kurduğum bir platform aynı zamanda. Ev Yeşili röportajlarının konuğu bu kez eserlerinde taşlar, bitkiler, doğal pigmentler, el yapımı kağıtlar gibi doğal malzemeler kullanan, sanatını nesli tükenmekte olan canlılara dikkat çekmek için bir araç olarak konumlandıran Eko Art Sanatçısı Neslihan Yetişkin.
- Merhabalar, Eko Art Sanatçısı Neslihan Yetişkin’i yakından tanımak isteriz.
Sanat hayatıma çok erken yaşlarda başladım. Çocukluğumdan beri doğal yöntemlerle resimler, tasarımlar yaparak kendimi anlatıyorum. Toprak ve bitkilerden pigmentler elde ederek yeni boyalar elde ediyorum. Bu boyalar ve diğer doğal malzemelerle çevre değerlerine bağlı eserler hazırlıyorum. Ressam, stilist ve tasarımcıyım. Evli ve iki çocuk annesiyim.
- Sizi çevreci sanat yapmaya iten düşünce ve inançlar nelerdir?
Doğaya müdahale etmek ve doğaya yapay yeni bir şey eklemek yerine doğanın tahribatına dikkat çekmek ve ona zarar vermeden sanatın içinde ilerlemek fikri benim çıkış noktam. Eserlerimi üretirken arkamda sıfır atık bırakmak istiyorum. Hiçbir boya ambalajını, havayı ve çevreyi kirletecek herhangi bir atığı veya kendi sağlığıma zarar verecek hiçbir kimyasal malzemeyi kullanmayarak çevreyi korumayı hedefliyorum.
- Çevreci değerlerle anılıyorsunuz. Hangi değerleri önemsiyorsunuz?
Her birimizin yaşadığımız dünyaya ve geleceğe karşı sorumlu olduğumuzu düşünüyorum. Belli değerleri yaşatmak, yeni nesillere aktarmak, yalnızca tüketmek değil üretmek ve tüketmeden dönüştürmeyi hedefliyorum. Bu amaçla sürdürülebilirlik kavramının altını doldurmaya çok önem veriyorum. Geri dönüşüm ve ileri dönüşüm yapmayı hedefliyor ve doğa dostu tasarımlar yapmaya çalışıyorum.
- Eserlerinizi hazırlarken bitkilerden nasıl yararlanıyorsunuz?
Bitkiler eserlerimin oluşumunun her aşamasında yer alıyor. Kök boya ve yüzyıllardır halı ve kilim dokumalarında kullanılan reçetelerden yola çıkarak boyalarımı bitkilerden elde ediyorum. Eserlerin büyük kısmını ham ketenden elde edilmiş kumaşlarla hazırlıyorum.
- Çalışmalarınızda hangi bitkileri kullanıyorsunuz? Bu bitkileri neye göre seçiyorsunuz?
Nar kabuğu, ceviz, hatmi çiçeği gibi doğada olan baskın bitkilerden renkler elde ediyorum. Bu bitkileri Anadolu’da yüzyıllardır uygulanan kadim bilgilere göre seçiyor ve işliyorum.
- Vegan Art konusunun Türkiye’de öncülerindensiniz. Bu kavramı birlikte biraz açabilir miyiz?
Eserlerimin tamamını doğadan malzemeler olan bitkiler, atık kumaş malzemeleri ve toprak pigmentlerinden yapıyorum. Vegan art kavramı benimle tam örtüşen bir kavram.
- En çok sevdiğiniz bitki hangisi diye sorsam?
Bir bitkiyi sevmem için topraktan çıkması yeterli : ) Yine de meşe palamudu ve ceviz favorilerim. Bunlar yüz yıllardır mürekkep olarak da kullanılan bitkiler.
8. Çalışmalarınızın her birinin bir amacı ve hikayesi var. Peki bu çalışmaların ortak noktaları neler?
Ortak noktaları doğadan parçalar içermesi. Doğa eserlerimde hem tema, hem malzeme hem de ilham kaynağı olarak yer alıyor. Her biri aslında hepimizin doğadan bir parça olduğumuzu hatırlatıyor adeta. Doğanın parçası olmak hafta sonu sadece bir ağacın altında yürüyüş yapmak değil aslında doğa ile iç içe olmak. Verilen mesajlar hepimizin bir bütün olduğu, köklerimizin olduğu, doğayla olan kopmaz bağlarımız ve doğaya karşı her birimizin görevli olduğu.
Vakit ayırdığı ve sorularımı yanıtlandırdığı için sayın Neslihan Yetişkin’e çok teşekkür ederim.
İstanbul 2021
